20 Haziran 2014 Cuma

SARAYDA İKİ VENEDİK'Lİ (2.Bölüm Safiye ve Nurbanu'nun karşılaşması)

(Nurbanu da Hürrem sultan gibi falcılara inandığı için oğlunun geleceğini öğrenmeye falcıya gider)


Nurbanu:- Anlat hatun ne görüyorsun? Aslanımın geleceği nasıl olacak?
Falcı kadın:- Parlak sultanım bir güneş kadar parlak şehzademizin geleceği. Zamanı geldiğinde o da sizde istediğinize kavuşacaksınız.
Nurbanu:- Peki ya aradığım şeyi bulabilecek miyim?
Falcı kadın:- Evet sultanım. Lakin siz onu çok uzaklarda arıyorsunuz oysa o size bir gölge kadar yakın.
Nurbanu:- Ne demek şimdi bu?
Falcı kadın:-Benim söyleyeceklerim bu kadar sultanım.

(Nurbanu falcıdan düşünceli bir şekilde çıkar ve saraya gitmek üzere yola revan olur.)

                                Kütahya Çarşısı:
(Nurbanu sarayına giderken yolda bağırmalar, ağlamalar duyar ne olduğunu merak eder ve seslerin geldiği yöne doğru ilerler)

Nurbanu:- Canfeda ne oluyor nedir bu sesler?
Canfeda:- Sultanım az ilerde avrat pazarı var belli ki yine küçücük kızları evlerinden koparıp satmaya getirmişler onların sesidir bu biçareler birinin onları kurtarması için ağlayıp bağırıyorlardır.

( Nurbanu biraz daha ilerler ve avrat pazarına yaklaşır kızları o halde görünce içi burkulur kendi mazisini hatırlar ve daha fazla orada durmak istemez ve tam gitmek üzereyken bir ses duyar döner ve o sesin geldiği yöne bakar.)


Sophia:- Lasciami andare. Non mi toccare. Lascia  un coglione. Aaaaa.( Bırak beni. Dokunma bana. Bırak pislik. Aaaaa)
Canfeda:- Belli ki Venedik'ten getirmişler onu konuşmasından öyle anlaşılıyor. Neyse biz gidelim sultanım çok geç kaldık.
Nurbanu:- Canfeda ağalara söyle o kızı satın alsınlar. Değeri neyse iki-üç katını ödesinler ama alıp bana getirsinler. Anladın mı beni?
Canfeda:- Anladım sultanım.

( Ağalar Sophia'yı istenen paranın iki katını vererek satın aldılar ve saraya getirdiler. Daha sonra Sophia gerekli muayenelerden geçer, güzelce yıkanıp hazırlanır ve Nurbanu sultanın karşısına çıkarılır.)

 

 
 


Nurbanu:- Adın ne senin?
Sophia:-.......
Nurbanu:- Ho detto gual e il tuo nome.( Adın ne dedim?)
Sophia:- Passo Sophia, Sophia Venier Baffo. Figlia di Leonardo Baffo Korf del governatore. Baffo've sentito. Baffo e una delle piu nobili famiglie di venezia. Lasciami ora. Venezia o venire a prendermi e la tua testa sara demolire il palazzo.(Adım Sophia. Sophia Venier Baffo. Korfu valisi Leonardo Baffo'nun kızıyım. Baffo'ları duymuşsunuzdur. Baffo'lar Venedik'in en soylu ailelerindendir. Şimdi bırakın beni. Yoksa Venedik beni almaya gelecek ve bu sarayı başınıza yıkacak.)
Nurbanu:- Canfeda kızı taşlığa götür ve eğitimiyle bizzat alakadar ol.
Canfeda:- Yürü hatun gidiyoruz.
Sophia:- No, lasciami andare. No. (Hayır, bırak beni. Hayır.)

(Canfeda Sophia'yı cariyeler taşlığına götürür. Nurbanu zor nefes alıyordur. Yıllar evvel unuttuğu, kalbinin derinliklerine gömdüğü geçmişi sanki karşısında duruyordur.)

Nurbanu (kendi kendine):- Demek kaderin bana oynayacağı oyunlar daha bitmemiş. Öyle ki bana Cecilia Baffo'ya gelin olsun diye başka bir Baffo göndermiş. Görelim bakalım bir Baffo ile baş edemeyen Osmanlı iki Baffo ile ne yapacak...

 ( Nurbanu'nun Sophia için ne gibi planları var? Sophia'yı gelecekte neler bekliyor? Hikayemizin 3.bölümü 26 Haziran Perşembe günü sizlerle.)









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder